Beytullah Demir da Olimpos’taki ranta ‘dur’ dedi

Kumluca ilçesinde bulunan Olimpos’un imara açılıp, ranta kurban edilmek istediğini vurgulayan Gelecek Partisi Antalya İl Başkanı Beytullah Demir tepki gösterdi. Başkan Demir, yazılı açıklamasında, ne zaman kurulduğu tam olarak bilinmeyen tarihi kentin, rant ve aç gözlü amaçlara hizmet etme uğruna yıkılış tarihinin belli olacağına dikkat çekti.

İşte Gelecek Partisi İl Başkanı Beytullah Demir’in yaptığı yazılı açıklama:

 

İl kez tarih sahnesine M.Ö. 167-168 yılları arasında adı geçen Olimpos; Helen, Roma, Selçuklu ve Osmanlı haklına hem şahitlik, ham de sahiplik etmiştir. Bir grup rant ve aç gözlü amaçlara hizmet eden kuruluşların gözünü diktiği bu kadim kentin kuruluş tarihi tam belli olmasa da eğer bu kanunsuzluğa dur demezsek yıkılış tarihi belli olacaktır. 1. Derece Sit alanına, arkeoloji ve bilimsel çalışmalar dışında, herhangi bir şekilde müdahale edilemez. Çivi dahi çakılamaz. 2. Derece Sit alanı ise, koruma ve kullanma koşulları kurullarca değiştirilebilir. Özelleştirilebilir, ihale edilebilir, imara açılabilir, yıkılabilir ve restore edilebilir. Hatta ticari ve mülki faaliyetlerce de kullanılabilir.

Koruma Amaçlı İmar Planı, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından bölgenin sit derecesi düşürülerek yapılaşmanın önü açıldı. Peki Olimpos’ta ne amaçlandı? Olimpos 1/1000 Ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı alan kullanım kararlarına göre 3. Dereceye düşürülen arkeolojik sit alanı içesinde yaklaşık 125 bin metrekare ekolojik pansiyon alanı, 746 metrekare ticari alan, 364 metrekare belediye alanı, 1503 metrekare aile sağlığı merkezi, yaklaşık 12 bin metrekare park, 1401 metrekare rekreasyon alanı, 264 metrekare trafo alanı ve yaklaşık 100 bin metrekare yol alanı ayrıldı. Buna göre yaklaşık 130 dekarlık alanda iki katı geçmemek koşuluyla yapılaşma öngörülüyor.

Gelecek Partisi olarak, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sahiller ve antik kentlerin bulunduğu bölgelere turizm tesislerinin yapılmasına izin veren uygulamalarından rahatsızız. Halk plajları, tarihi ve doğal güzellikler kimsenin tekeline verilmemeli, vatandaşın kullanımından alınmamalıdır. Kültür mirasını, cazibe merkezi olarak gören uygulamaların Antalya ve Türkiye turizmine bir katkısı olmayacaktır”