Yargıtay, Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay kararı ile anayasayı ihlal ettiğini öne sürerek yüksek mahkemenin üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundu.

Yargıtay, Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi işlemlerinin başlaması için TBMM’ye yazı gönderilmesine de karar verdi. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Başkan Yalçın, iktidarın menfaat içerisinde olduğunu ifade ederek:" Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) TİP Hatay Milletvekili Can Atalay ile ilgili verdiği “hak ihlali” kararı sonrası Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin, karara imza atan AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasıyla başlayan yüksek yargı arasındaki kriz, büyüyerek devam ediyor. Adaletin şirazsesi iyice kaymış durumunda. Tüm kurumlar güç zehirlenmesi yaşıyor. Ben ne istersem o olur diyerek hukuku çeviriyor. iktidar kanadı, AYM’yi, “yüksek mahkeme” olarak nitelendirmiyor. AYM’nin 1961 Anayasası ile hukuk sistemine girdiğini belirten iktidar kanadı, mahkemenin Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine göre “yeniden yapılandırılmasını” hedefliyor. İktidar cephesinde, “yapılandırmanın özünde AYM’nin üye yapısının değiştirilmesinden özel bir statüde düzenlenmesine” değin birtakım formüller gündeme getiriliyor. Kısacası iktidar, kendi yandaşlarını her kurum ve kuruluşa sokmak için çabalıyor. Hukuksuzluk üstüne hukuksuzluk yapıyor. Anayasanın 153. Maddesinde her şey açık ve net bir şekilde belirtilmiş. Anayasayı, hiçbir kurum ve kuruluş, hiçbir yargı mensubu, vali, kaymakam kısacası hiçbir T.C Vatandaşı sorgulayamaz, hiçbiri, hiçbir rütbe Anayasa Mahkemesinden üstün değildir. Bunu ihlal edenler büyük bir suç işliyorlar. Asıl bugün bu hukuksuzluğu işleyenler, hukuku kendilerinden üstün görmeyenler bir gün Anayasa Mahkemesine ihtiyaç duyacaktır. Kendileri yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar sayesinde bu günlere geldiler. Şimdi de yüzsüzleşip, hukukun üstünlüğünü tanımıyorlar.  Adaleti savunan bir avuç hakimi, savcıyı da türlü bahanelerle uzaklaştırmak istiyorlar" dedi.