Tayfur: Kaşıkla verip, kepçeyle aldılar
Tayfur: Kaşıkla verip, kepçeyle aldılar
İyi Parti Muratpaşa İlçe Başkanı Semih Tayfur, asgari ücrete yapılan artışın, yapılan zamlar karşısında eridiğine vurgu yaptı. Başkan Tayfur, “Bu mu adaletiniz, bu mu bu ülkenin tüm değerlerini üreten işçiye reva gördüğünüz asgari ücret?” diye konuştu.
İyi Parti Muratpaşa İlçe Başkanı Semih Tayfur, asgari ücrete yapılan artışın, yapılan zamlar karşısında eridiğine vurgu yaptı. Başkan Tayfur, “Bu mu adaletiniz, bu mu bu ülkenin tüm değerlerini üreten işçiye reva gördüğünüz asgari ücret?” diye konuştu.
AKP hükümetinin her zaman olduğu gibi milyonlarca işçiyi sefalete mahkum ettiğini söyleyen İyi Parti Muratpaşa İlçe Başkanı Semih Tayfur, “Asgari ücretle ailelerini zar zor geçindirmeye çalışan işçi kardeşlerimiz yine hayal kırıklığına uğratıldı. İşçilerimiz yine sefalete mahkum edildi. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener’in ‘Asgari ücret 3 bin lira olsun’ talebini kulak arkası yapan hükümet, yaptığı sözde artışın ardından yeni zamlarla Türk halkının sırtında yine kambur olmayı seçti. Asgari ücrete yüzde 21 artışı reva görenler, köprü geçiş ücretlerine yüzde 26.5’lik zam uyguladı. Son bir yılda; yumurtanın fiyatı yüzde 76, domatesin fiyatı yüzde 68, kuru soğanın fiyatı yüzde 38, mercimeğin fiyatı yüzde 67, 1 litre yağın fiyatı yüzde 43, etin fiyatı yüzde 37, unun ve ekmeğin fiyatı ortalama yüzde 25 artarken, asgari ücrete devletin verdiği zam oranı 2 bin 825 oldu. Marketlerinde bebek mamasına, peynire ve yağa alarm takılan bir ülkede, asgari ücretli temel gıda maddelerini kiloyla değil, taneyle almaya devam edecektir” diye konuştu.
Asgari ücret kararının sosyal diyaloglardan, adaletten, akıl ve vicdandan yoksun bir şekilde belirlenip Türk halkına dayatıldığını söyleyen Başkan Tayfur, işçilerin 2021 yılında da açlığa mahkum edildiğine dikkat çekti.
MERAL AKŞENER NE DEMİŞTİ?
Mevcut durumda brüt asgari ücret 2 bin 943 lira. Gelir vergisi, SGK primi ve işsizlik sigortası fonu kesintileri yapıldıktan sonra çalışanımızın eline net 2 bin 325 lira geçiyor. Diğer taraftan asgari ücretli bir çalışanı istihdam etmek için işverenimizin cebinden ise 3 bin 458 lira çıkıyor. Bu hem maaşı kuşa dönen çalışanımız açısından hem de yüksek bir maliyet üstlenen işverenimiz açısından kabul edilebilir bir durum değil.
Bizim önerimiz şudur: Brüt asgari ücreti 3 bin liraya çıkarıp asgari ücretli çalışanımıza brüt kazancının tamamını ödeyelim. Yani, işverenimiz, çalıştırdığı asgari ücretli vatandaşımızın gelir vergisini ve SGK primini devlete değil çalışanına versin. Devletimiz de çalışanımızın gelir vergisini ve SGK primini üstlensin. Böylece, asgari ücretle çalışan vatandaşımızın eline net 3 bin lira geçerken, işverene olan maliyeti ise 3 bin 458 lira olmaya devam etsin. Yani çalışanımızın eline geçen asgari ücreti 2 bin 325 liradan, 3000 liraya çıkaralım ama işverene olan maliyetini de arttırmayalım." Akşener, bu düzenlemenin genişletilebileceğini dile getirerek asgari ücretin üzerinde maaş alan çalışanların da asgari ücretten doğan SGK priminin ve gelir vergisinin devlet tarafından üstlenilmesini istedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.