REKTÖR NEREYE KOŞUYOR

Hatırlanacağı üzere Gülez’in de içinde bulunduğu, Konservatuvar eski Müdürü A.Kadri ŞENDİL ve konservatuvar öğrencilerinin velilerinden oluşan bir grup; bağışçıların kapısını çalmış ve Antalya’ya yakışır yeni bir konservatuvar binası yapımı için bir bağışçı bulmuştu. Bağışçı vatandaş; 15 milyon lira bağışta bulunmaya yeşil ışık yakmıştı. Yine bir vakfın vereceği 5 milyon lira ile toplam 20 milyon lira bağış kaynağı bulunmuştu. Son yılların en büyük bağışının gerçekleşmesi için GÜLEZ ve konservatuvar yönetimi; ücretini kendi ceplerinden vererek bir de yeni konservatuvar binası için proje çizdirmişlerdi. Buraya kadar her şey çok güzel gitmekle beraber; yönetim ve öğrenci velilerini, takdire şayan çabalarından dolayı kutlamak gerekir. Ancak bir süre sonra, Antalya gündemini uzun süre meşgul eden, etmeye de devam edecek olan bağışın; nerede ve nasıl kullanılacağı konusunda kriz çıkıyor. Rektörlük makamı; yapılacak bağışın üniversitenin döner sermayesine yapılmasını ve aktarılmasını istiyor. 'Üniversite rektörlüğünün bu talebi sonrası, yapacağı bağışın konservatuvar binasının yapımında kullanılmayacağını düşünen' bağışçı buna yanaşmıyor; bağış yapmaktan imtina ederek geri adım atıyor. Bunun üzerine Rektör Özlenen Özkan; Konservatuvar Müdürünü görevden alıyor. Ardından Rektör Yardımcısı, ilgili yardımseverin 'bağış yapma fikrinden vazgeçebileceği duyumu' üzerine tekrar bağışçıyı arıyor. "Gelin bağışı istediğiniz şartlarda yapın, biz de istediğiniz yere konservatuvar binasını yapalım" diyor. Konservatuvar Müdürünün görevden alındığını öğrenen bağışçı, bağış yapacak parasının olmadığını söyleyerek noktayı koyuyor. Bağış konusu kapanıyor ama yankıları bağışı bulan, bina çürük diye suç duyurusunda bulunan iyi niyetli, görevini severek yapan bürokratlara zarar vermeye devam ediyor. Gelen iddialar arasında Rektör Yardımcısı’nın, Gülez ve Şendil’i makamına çağırarak bağışı istedikleri döner Sermaye bütçesine aktarılması için bağışçıyı ikna etmeleri yönünde baskı uyguladığı da var. Bağış krizinin ve üniversitedeki olayların Cumhurbaşkanına anlatmak için bir grubun Ankara’ya hareket edeceği gelen duyumlar arasında. Tüm bu iddiaların resmi makamlara ulaşması ile gerçekler ortaya çıkacak. Gerçekleri Antalya kamuoyu yakından takip ediyor ve olayın mağdurlarından gelecek açıklamayı merakla bekliyor. Hüsnü GÜLEZ’in Konservatuvar için yaptıklarını Türkiye sanat camiası yakinen tanıyor. Gülez, Personel Daire Başkanlığı, Kütüphane Daire Başkanlığı, Fakülte/Enstitü/ Yüksekokul Sekreterlikleri gibi birçok görevde bulunup, bu görevi süresince 150’e yakın teşekkür ve plaketle ödüllendirilmiştir. Binanın eski olması ve ödenek yetersizliğinden dolayı sorunlara bağış yolu çözüm bulmuştur. Konservatuvar binasında kantin, konservatuvar B/blok, konservatuvarın bahçe düzenlemesi, bahçe oturma grupları, hatta Üniversite maddi bağımlıları ve Organ Nakil Merkezinin tüm bahçe düzenlemesi gülez’in tarafından bağışçı belediye ve yardım severlere yaptırılmıştır. Üniversiteye sayılamayacak kadar çok katkı sağlayan Gülez, öğrencilerin değimi ile, Bizleri (öğrencileri) geleceğin temel taşları olarak gören, her zaman onların yanında yer alan çok başarılı bir yönetici olarak biliniyor. Rektör Prof.Dr.Özlenen ÖZKAN’ın, Hüsnü GÜLEZ’in yerini neden değiştirdiği bilinmiyor. Ancak bilinen bir gerçek, Akdeniz Üniversitesi’nin, üniversite olarak visyon ve misyonlarından uzaklaştığı, son zamanlarda sürgün, mobing/baskılarla anılıyor olması, İsrafil KURTCEPHE dönemini akıllara getiriyor, şehrin kaygısını artırıyor.