Bırakın gazeteciler beni sevmesin

SİYASET 10.03.2022 - 13:33, Güncelleme: 08.12.2023 - 04:21 3497+ kez okundu.
 

Bırakın gazeteciler beni sevmesin

Gazeteci Dursun Gündoğdu'nun gündem yaratan yazısı

Dün akşam bir iş adamı ile yemekteydim… Bana dedi ki: “Biliyor musun, sordum, soruşturdum, gazeteciler seni sevmiyor.” İş adamı zannetti ki, bu lafına üzüleceğim… “Yapma ya, tüh, nasıl olur?” falan diyeceğim… Gülerek ona dedim ki; “Bırakın, gazeteciler beni sevmesin”… Biliyorum, yağcı, yalaka diye tabir ettiğimiz, üç kuruşa beş takla atan, tekerine çomak soktuğum o gazeteciler beni sevmez. Ama, bu işi gereği gibi yapan gerçek gazetecilerle hiçbir sorunum olmadı, olmaz da... Onlar beni sever, ben de onları… O iş adamı, yarısı dolu bardağı boş görmek istemişse, o da onun sorunu… Ama haklı olduğu bir şey varsa beni sevmeyen gazetecilerin sayısının giderek arttığı… Yahu nasıl sevsinler ki… İşte size birkaç misal; İsmi pek de lazım değil, bizim gazeteci tayfalarından biri, Antalya Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığını eski Başkan Mehmet Ali Alkan’ın seçimi kazanması üzerine bir tweet atmış, “Efsane geri döndü, Adam kazandı” demişti. Bende, bu köşeden şöyle demiştim isim vermeden o gazeteciye; “Yahu, o başkan aylarca rüşvet suçlaması ile içeride yattı… Ne efsanesi… Siz var ya siz, insanı gazetecilikten soğutursunuz…” Ne oldu?.. Aradan bir ay geçti, geçmedi; O gazetecinin ‘Efsane’ dediği ‘Adam’, benim dediğim davadan 5 yıl hapis cezası aldı… Ne demişler; ‘Büyük lokma ye, büyük laf söyleme…” Cezası istinaf mahkemesi tarafından onaylanırsa, ya yeniden hapis yatacak veya daha önce yattığına sayılacak ama koltuğu büyük bir ihtimal gidecek. Dilerim yerel mahkeme yanılmıştır, istinaf cezasını onamaz, dilerim seçimle geldiği gibi koltuğundan seçimle gider. Bakın, aynı mesele Antalya Milli Eğitim İl Müdürü Emre Çalışkan için de geçerli… Aynı gazeteci, Çalışkan için de övgüler dizmişti… Zaten onun işi o… Ama bu kez bir kaç gazeteci daha onun yolundan gitti, yeni müdürün bulunmaz Hint kumaşı olduğunu yazıp, çizdiler. Bakan diretti, siyasetçi kellesini koydu. Bakan eşini Antalya’ya yolladı, valinin eşi ile birlikte olgunlaşma enstitüsüne gitti. Yeni müdür ile poz poz fotoğraflar verildi. Siyasetçiler dahil herkes seferber oldu, yeni müdürün etrafına hep birlikte ipekten koza ördüler… Ben de hep şunu dedim… Bu atama baştan sona yanlış… Yeni müdürün daha önce görev yaptığı üniversitede akçeli şaibeli bir olayda adı geçiyor. Sadece adı geçmiyor, soruşturuluyor. Sadece soruşturulmuyor, durum savcılığa intikal ediyor. Yaptıklarının belgeleri var. Yarın dava açılırsa, hakkında istenecek hapis cezasını alırsa ne olacak?.. Dilemem ama ‘en kötü senaryoyu’ söyleyeyim; müdür bey ya makamından ya da sabaha karşı evinden derdest edilip götürülecek?.. Bu milli eğitim gibi bir camiaya yakışır mı?.. İşte o gazeteciler, bunu sorgulamak yerine, siyasetçiye bu ve buna benzer olayları sürekli yapmaları için haksızlığa, hukuksuzluğa yol veriyorlar. Alın size bir misal daha… Alanya’nın küresel gazetecisi Mehmet  Ali Dim şaka gibi bir olaya daha imza attı. Dim’in gazetesi Yeni Alanya, her zaman olduğu gibi Tarım ve Orman Bakanlığı’nın son ‘Tağşiş’ listesini haber yapmadı, yapamadı. Çünkü o listede Antalya’dan Kırbıyık A.Ş’ de vardı. Alanyaspor ve Alanyalı gazeteci Mehmet Ali Dim’in kurduğu Küresel Gazeteciler Konseyi’nin sponsoru olan Şahin Kırbıyık’a ait şirketin, Volim marka aromatize şarap bazlı içkisine, dışardan etil alkol ilavesi yaptığı anlaşılmıştı. Şirketin iki ayrı üretiminde de aynı tağşişli ürüne rastlanmıştı. Benim değil, bakanlığın tespitiydi bu… Kırbıyık ile ilgili haber birkaç yerde çıkınca, Mehmet Ali Dim devreye girdi. Kırbıyık’ı acilen yağlaması, yıkaması gerekiyordu. Öyle de yaptı. Taa, 23 Şubat’ta yapılan bir törenin haberini bugün gazetesinin birinci sayfasında yeniymiş gibi kullandı. Başlığı da şuydu: ‘Kırbıyık’a büyük onur’ Ey Mehmet Ali Dim… Sen, bakanlığın açıkladı tüketiciye yapılan ‘tağşiş’ onursuzluğu listesini gazetene koyma, bayat haberi ısıtıp okurun önüne getir ‘Büyük onur’ diye ver. Senin yaptığın da haberde ‘Tağşiş’tir… Gazeteciliğin onurunu üç kuruş sponsorluk için ayaklar altına almak sana yakışıyor mu?.. Bak, Ankara Kuşu adlı twitter hesabı sana kafayı fena takmış haberin olsun… Seninle ilgili ne yazmış bak: “Şimdilerde Bahçeli’nin yanında gözüken bu arkadaşın öncesinde ilginç söylemleri mevcut. Fettullah Gülen’i destekleyici de tweetleri var. Ama ondan da öte Alanya’da bazı borsa işlerine karıştığı iddia ediliyor. İnşallah doğru değildir. Ve inşallah sadece iddiadan ibarettir.” Buna cevap verebildin mi?.. Çünkü, beni engellediğin için sosyal medya hesaplarını göremiyorum. Eğer verdiysen, mutlaka bana mail at… Yok vermediysen şöyle okkalı bir cevap yaz şu Ankara Kuşu’na da bende bu köşeye koyayım cevabını… Sevgili Mehmet Ali Dim, FOX TV’den İsmail Küçükkaya’nın Çalar Saati’nde sık sık kendini gösteriyorsun. Bu sabah attığın bir mesajı da okudu İsmail Küçükkaya… Yarın sabah ona bir mesaj daha at… Onun aracılığı ile Ankara Kuşu’na de ki; “Bak kuş, hakkımda yalan yanlış şeyler yazıyorsun. Doğrusu şöyleyken şöyle… Gelirsem kanadını yolarım.” Yarın sabah Küçükkaya’nın programını pür dikkat izleyeceğim. Hadi ister benim Kırbıyık ile ilgili yazdıklarımla, ister kuşun yazdıkları ile Küçükkaya’ya atacağın mesajını bekliyorum… "EL ÜSTÜNDE TUTULUYOR" HABERİ İÇİN  http://www.gunhaber.com.tr/haber/El-ustunde-tutuluyor-krallar-gibi-yasiyor/497384
Gazeteci Dursun Gündoğdu'nun gündem yaratan yazısı

Dün akşam bir iş adamı ile yemekteydim…

Bana dedi ki:

“Biliyor musun, sordum, soruşturdum, gazeteciler seni sevmiyor.”

İş adamı zannetti ki, bu lafına üzüleceğim…

Yapma ya, tüh, nasıl olur?” falan diyeceğim…

Gülerek ona dedim ki;

“Bırakın, gazeteciler beni sevmesin”…

Biliyorum, yağcı, yalaka diye tabir ettiğimiz, üç kuruşa beş takla atan, tekerine çomak soktuğum o gazeteciler beni sevmez.

Ama, bu işi gereği gibi yapan gerçek gazetecilerle hiçbir sorunum olmadı, olmaz da...

Onlar beni sever, ben de onları…

O iş adamı, yarısı dolu bardağı boş görmek istemişse, o da onun sorunu…

Ama haklı olduğu bir şey varsa beni sevmeyen gazetecilerin sayısının giderek arttığı…

Yahu nasıl sevsinler ki…

İşte size birkaç misal;

İsmi pek de lazım değil, bizim gazeteci tayfalarından biri, Antalya Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığını eski Başkan Mehmet Ali Alkan’ın seçimi kazanması üzerine bir tweet atmış, “Efsane geri döndü, Adam kazandı” demişti.

Bende, bu köşeden şöyle demiştim isim vermeden o gazeteciye;

Yahu, o başkan aylarca rüşvet suçlaması ile içeride yattı…

Ne efsanesi…

Siz var ya siz, insanı gazetecilikten soğutursunuz…”

Ne oldu?..

Aradan bir ay geçti, geçmedi;

O gazetecinin ‘Efsane’ dediği ‘Adam’, benim dediğim davadan 5 yıl hapis cezası aldı…

Ne demişler;

‘Büyük lokma ye, büyük laf söyleme…”

Cezası istinaf mahkemesi tarafından onaylanırsa, ya yeniden hapis yatacak veya daha önce yattığına sayılacak ama koltuğu büyük bir ihtimal gidecek.

Dilerim yerel mahkeme yanılmıştır, istinaf cezasını onamaz, dilerim seçimle geldiği gibi koltuğundan seçimle gider.

Bakın, aynı mesele Antalya Milli Eğitim İl Müdürü Emre Çalışkan için de geçerli…

Aynı gazeteci, Çalışkan için de övgüler dizmişti…

Zaten onun işi o…

Ama bu kez bir kaç gazeteci daha onun yolundan gitti, yeni müdürün bulunmaz Hint kumaşı olduğunu yazıp, çizdiler.

Bakan diretti, siyasetçi kellesini koydu.

Bakan eşini Antalya’ya yolladı, valinin eşi ile birlikte olgunlaşma enstitüsüne gitti.

Yeni müdür ile poz poz fotoğraflar verildi.

Siyasetçiler dahil herkes seferber oldu, yeni müdürün etrafına hep birlikte ipekten koza ördüler…

Ben de hep şunu dedim…

Bu atama baştan sona yanlış…

Yeni müdürün daha önce görev yaptığı üniversitede akçeli şaibeli bir olayda adı geçiyor.

Sadece adı geçmiyor, soruşturuluyor.

Sadece soruşturulmuyor, durum savcılığa intikal ediyor.

Yaptıklarının belgeleri var.

Yarın dava açılırsa, hakkında istenecek hapis cezasını alırsa ne olacak?..

Dilemem ama ‘en kötü senaryoyu’ söyleyeyim; müdür bey ya makamından ya da sabaha karşı evinden derdest edilip götürülecek?..

Bu milli eğitim gibi bir camiaya yakışır mı?..

İşte o gazeteciler, bunu sorgulamak yerine, siyasetçiye bu ve buna benzer olayları sürekli yapmaları için haksızlığa, hukuksuzluğa yol veriyorlar.

Alın size bir misal daha…

Alanya’nın küresel gazetecisi Mehmet  Ali Dim şaka gibi bir olaya daha imza attı.

Dim’in gazetesi Yeni Alanya, her zaman olduğu gibi Tarım ve Orman Bakanlığı’nın son ‘Tağşiş’ listesini haber yapmadı, yapamadı.

Çünkü o listede Antalya’dan Kırbıyık A.Ş’ de vardı.

Alanyaspor ve Alanyalı gazeteci Mehmet Ali Dim’in kurduğu Küresel Gazeteciler Konseyi’nin sponsoru olan Şahin Kırbıyık’a ait şirketin, Volim marka aromatize şarap bazlı içkisine, dışardan etil alkol ilavesi yaptığı anlaşılmıştı. Şirketin iki ayrı üretiminde de aynı tağşişli ürüne rastlanmıştı.

Benim değil, bakanlığın tespitiydi bu…

Kırbıyık ile ilgili haber birkaç yerde çıkınca, Mehmet Ali Dim devreye girdi.

Kırbıyık’ı acilen yağlaması, yıkaması gerekiyordu.

Öyle de yaptı.

Taa, 23 Şubat’ta yapılan bir törenin haberini bugün gazetesinin birinci sayfasında yeniymiş gibi kullandı.

Başlığı da şuydu:

Kırbıyık’a büyük onur’

Ey Mehmet Ali Dim

Sen, bakanlığın açıkladı tüketiciye yapılan ‘tağşiş’ onursuzluğu listesini gazetene koyma, bayat haberi ısıtıp okurun önüne getir ‘Büyük onur’ diye ver.

Senin yaptığın da haberde ‘Tağşiş’tir…

Gazeteciliğin onurunu üç kuruş sponsorluk için ayaklar altına almak sana yakışıyor mu?..

Bak, Ankara Kuşu adlı twitter hesabı sana kafayı fena takmış haberin olsun…

Seninle ilgili ne yazmış bak:

“Şimdilerde Bahçeli’nin yanında gözüken bu arkadaşın öncesinde ilginç söylemleri mevcut. Fettullah Gülen’i destekleyici de tweetleri var. Ama ondan da öte Alanya’da bazı borsa işlerine karıştığı iddia ediliyor. İnşallah doğru değildir. Ve inşallah sadece iddiadan ibarettir.”

Buna cevap verebildin mi?..

Çünkü, beni engellediğin için sosyal medya hesaplarını göremiyorum.

Eğer verdiysen, mutlaka bana mail at…

Yok vermediysen şöyle okkalı bir cevap yaz şu Ankara Kuşu’na da bende bu köşeye koyayım cevabını…

Sevgili Mehmet Ali Dim, FOX TV’den İsmail Küçükkaya’nın Çalar Saati’nde sık sık kendini gösteriyorsun.

Bu sabah attığın bir mesajı da okudu İsmail Küçükkaya

Yarın sabah ona bir mesaj daha at…

Onun aracılığı ile Ankara Kuşu’na de ki; “Bak kuş, hakkımda yalan yanlış şeyler yazıyorsun. Doğrusu şöyleyken şöyle… Gelirsem kanadını yolarım.”

Yarın sabah Küçükkaya’nın programını pür dikkat izleyeceğim.

Hadi ister benim Kırbıyık ile ilgili yazdıklarımla, ister kuşun yazdıkları ile Küçükkaya’ya atacağın mesajını bekliyorum…

"EL ÜSTÜNDE TUTULUYOR" HABERİ İÇİN 

http://www.gunhaber.com.tr/haber/El-ustunde-tutuluyor-krallar-gibi-yasiyor/497384

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazeteakdeniz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.