Portakal İhracatı Tarım Bakanı Yüzünden Darbe Alacak

2020’nin son anlarında portakal ihracatına getirilen yüzde 100 pestisit kalıntı analizi yaptırma şartının akılla bağdaşmadığını belirten CHP’li Özer: “Türkiye, kendi ürününe tarife dışı engel koyuyor! İçeride enflasyon düşük çıksın derken, dışarıda portakal pazarını kaybedebiliriz.” Yılbaşı gecesinde Bakan Bekir Pakdemirli imzasıyla Tarım ve Orman İl Müdürlüklerine gönderilen; ülke fark etmeksizin portakal ihracatında 100 pestisit analizi yapılmasını, her partiden alınacak numunenin de öncelikle kamu laboratuvarlarına yönlendirilmesini içeren karar sektörden tepki görürken CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, kararı geri alması yönünde Bakan Pakdemirli’ye çağrı yaptı. Özer, “Bu kararın akılla bağdaşmadığı ortada. Bakan bu karardan derhal dönmezse onun yüzünden portakalda dış pazarımız darbe alacak. Maksat enflasyonu düşürmekse akılcı çözümler düşünmeli. 2020 yılı ani hava değişimleriyle çiftçiyi vurdu, portakal üretiminde büyük oranda düşüş oldu, buna karşın ihracat artınca üretici umutlandı. Şimdi içeride enflasyonu düşük göstermek için yapılan bu müdahale yine üreticiyi vurdu” diye konuştu. KARARIN GEREKÇESİ BİLE BAŞTAN SAVMA Söz konusu kararda, Avrupa Birliğine yapılan portakal ihracatında pestisit kalıntısı nedeniyle yoğun bildirim alındığı ve ürünlerin iade edildiğinin gerekçe gösterilmesini de eleştiren CHP’li Özer, şu ifadelerde bulundu: “O zaman niye sadece AB ülkeleri denmiyor da tüm ülkelere gidecek ürünlerden yüzde 100 analiz isteniyor. Ayrıca AB’den kayda değer ihracat yok! 2020 yılı ocak-kasım verilerine bakılırsa portakal ihracatımızın yüzde 47’si Rusya’ya, yüzde 30’u Irak’a yüzde 10’u Ukrayna’ya, yüzde 3’ü Romanya’ya ve yüzde 3’ü Sırbistan’a yapıldığı görülür. Nasıl oluyor da, sektörün görüşünü almadan, ihracatçı ve üreticilere sormadan bir gecede, ansızın, böyle dolaylı ama fiilen de ihracatı durduracak bir karar alabiliyorlar? Bu kararla resmen Türkiye kendi ürününe tarife dışı engel koymuş oluyor. Bu yapılacağına pestisit kullanımı kaldırılsın!” KAMU ANALİZİ ŞARTI FİİLİ ENGELLEME DEMEK CHP’li Özer, söz konusu analizlerin öncelikle kamu laboratuvarlarında yapılmasının zorunlu tutulmasının da ihracatın fiilen engellenmesi anlamına geldiğini belirterek şunları söyledi: “Adana ve Mersin’den günde 400 TIR narenciye çıkışı söz konusu ama kamuda analiz zorunluluğu bu sayıyı düşürecek. İhracatçıların söylediğine göre Adana’daki ilgili müdürlük azami 40 adet analiz yapabiliyor. Mersin’deki müdürlüğün cihazı bozuk yani hiç analiz yapamıyor ve 3 özel laboratuvar günde 50’şer analiz yapabiliyor. Yani Adana ve Mersin toplamda günlük 190 TIR için evrak verebilecek durumda. Neticede bu karar öncesinde 400 TIR çıkarken bu kararla en fazla 190 TIR çıkacak. Peki sektörün bu kaybını sayın Bakan karşılayacak mı?”