Akdeniz Üniversitesi’nde kripto savaşları

Kamuoyunun bildiği üzere, 14 Temmuz 2020 tarihinde rektör olarak atanan Prof. Dr. Özlenen Özkan üniversitenin ilk kadın rektörü olarak göreve başladı. Ancak atanma tarihinden bu güne üniversitede sular bir türlü durulmuş değil. Zira rektör yardımcıları olarak atanan tıpçı Prof. Dr. Murat Turhan ile yine tıpçı olan Prof. Dr. Gülbin Arıcı’nın üniversiteyi bir tıp fakültesi gibi yönetme çabaları rahatsızlıkların ana nedeni olarak sıralanıyor. Murat Turhan’ın eş rektör rolü ve Gülbin Arıcı’nın sert, uzlaşılmaz ve akademik ve idari personele ilişkin aşağılayıcı tavırları bir dikta yönetimini andırıyor şikayetleri artık sıradanlaşmış durumda. Bırakın idari personeli akademisyenlerin dahi randevu alamadığı ama öbür taraftan gizli gizli fişlemelerin üst yönetim tarafından yapıldığı bilgileri geliyor kulaklarımıza. Bir de madalyonun diğer yüzü var. Rektörün eşi olan Ömer Özkan’ın üniversiteyi yöneten yegane isim olduğu. Ömer Özkan’a kim bu kadar prim veriyor, kim bu kadar patlatıyor üzerine gidilmesi gereken bir konu. Aslında rektör danışmanları olarak lanse edilen şehrin ileri gelenlerinin bağlantıları her şeyi açıklıyor. Ama insan sormadan da edemiyor? Ömer Özkan bir proje mi? Başka bir zaman ve makam için mi hazırlanıyor? Şimdi diyebilirsiniz ki Prof. Özkan başarılı bir tıpçı fakat gerçek hiç te öyle değil. Örneğin; Son 50 yılda uluslararası tıbba ülkemizden en fazla katkıda bulunan bilim insanı  2001-2016 yılları arasındaki çalışmaları nedeniyle  Prof. Dr. Özcan Erel olmuş. Peki Özcan Erel kim? Bursa Uludağ Tıp mezunu, ihtisasını Elazığ-Fırat Tıp Fakültesi’nde, akademisyenliği de Urfa-Harran Tıp Fakültesi’nde tamamlamış. Çalışmalarını ağırlıklı olarak Urfa’da gerçekleştirmiş. Yüzlerce yayını ve patenti olan bir isim. Özcan Erel, son yıllarla en çok akademik yayın yapan ve atıf alan bilim insanları listesinde hep 1. sırada yer alıyor (hem de açık ara ile). Bu listenin ilk üç sırasında yer alan 3 büyük ilimizden herhangi bir üniversite yok. Öte taraftan Malatya Turgut Özal Tıp Merkezi, organ naklinde sadece ülkemizin en büyük merkezi değil, Orta-Doğu ve Avrupa’nın da en büyüğü, Avrupa’da birinci, dünyada ikinci. Sadece ilk başarılı rahim nakli ameliyatı Akdeniz Tıp Fakültesi’nde yapıldı. Bursa Uludağ Tıp Üroloji Kliniği, sadece ülkemizde değil Avrupa’da en iyi laparoskopik cerrahi eğitimi verilen merkezlerden biri.  İlk yerli Covid-19 aşısını Kayseri Erciyes Tıp Fakültesi çıkarıyor. Ardından da Konya Selçuk Tıp Fakültesi (hem de soğuk zincire ihtiyaç duymayacak bir MRNA aşısı). Sağlık Bakanlığı’nın açıklamalarına göre hali hazırda devam eden 16 aktif aşı çalışması var. Şimdi diyecekseniz ki, bu yazılanların haber başlığı ile ne bağlantısı var? Eğer üniversitenin kodları ile oynarsanız, kadrolaşma adı altında Cumhur ittifakına uzak isimleri göreve getirirseniz, resim daha da belirginleşecektir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, galiba yine yanıltılmış ve aldatılmış olduğunu sonradan öğrenecek. Şimdi kamuoyu adına soruyoruz: 6 Şubat 2021 tarihinde Ömer Özkan’ın twetter hesabından “Cumhurbaşkanının yanındayız” ‘hastag’i ile yapılan paylaşımı kim, niye ve neden kaldırdı veya kaldırttı? Hangi kripto yapılar bu paylaşımdan rahatsız oldu? Hangi fakülte ve enstitüde Cumhur İttifakına yakın akademisyen ve öğrencilere engeller çıkartılıyor? Makam verilen veya makamlarına devam eden Erdoğan ve Bahçeli karşıtı yöneticileri kimler destekliyor? Bakalım zaman ne gösterecek? Kriptolar mı, Tıpçı hakimiyetindeki yönetim mi yoksa sağduyu mu hakim gelecek! Kendilerini sadece Saray’a bağlı göstermeye çalışıp, yerelde Cumhur İttifakı’na kıyım yapanlar hakkında AKP İl Başkanı İbrahim Ethem Taş ve MHP İl Başkanı Hilmi Durgun bir açıklama yapacak mı?