Anasayfa
Yazarlar
Hilmi ŞAHİN
Yazı Detayı
Bu yazı 1121+ kez okundu.
BIRAK BU MAĞDUR EDEBİYATINI
Kemer’in kirli siyasetini yıllardır takip ederim. Siyasi ahlakın neredeyse yok denecek kadar zayıf olduğu garip bir yapı var. Gündelik çıkar uğruna akşam farklı, sabah kalkınca farklı bir siyasetin döndüğünü görmek mümkündür.
Yıllardır aktörler aynı. Gül, Şeker, Minta...
Kemer gibi bir turizm cennetinin talihsizliği, maalesef yıllardır yukarda saymış olduğum isimlerin tekelinde olması. Farklı Partilerde siyaset yaparak, kapalı kapılar ardında Kemer’i pazarlayıp kendilerine rızık kapısı açan bu şahısların devri artık Kemer’de kapanmıştır. Bunu kendileri de son günlerde çok iyi anlamışlardır ki; artık mağdur edebiyatı yapmaya başladılar. Hatta bu şahısların kapalı kapılar ardında buluşarak yerli yabancı siyaseti üzerinden yeni bir senaryo çalışmaları yaptıkları kulislerde konuşuluyor.
Kemer halkı artık uyandı. Kemer halkı artık eğitimsiz siyasetçilerin “cambaza bak cambaza” oyununa gelmiyor. KimseyYerli yabancı tezgahına itibar etmiyor. Sürekli mağdur edebiyatı yapan ve bunu siyasi şov malzemesi yapanlara halk itibar etmiyor artık. Antalya’da turizm merkezleri içerisinde rantın enfazla olduğu yer Kemerdir. Hal böyle olunca Kemer, muhteşem kuzenler Gül, Şeker, Minta tarafından paylaşılan siyasi Partiler aracılığı ile son 25 yıldır maalesef hoyratça kullanılmıştır. Sıkıştıkları yerde mağdurları oynayıp siyasi şov peşinde koşuyorlar.
Kemer halkı, Kemer belediyesi’nde “ismail’i gördün mü?” şifreli iletişim olayını hala unutmadı. Gül ve Minta kuzenlerin geçmişte rüşvet, irtikaptan operasyon yapılarak yıllarca Ağır Cezada yargılandılar. Davaların nasıl kapatıldığını da herkes biliyor.
2014 yılında o dönem belediye başkanı olan Mustafa Gül, beldibinde 90 yaşındaki Ali Çoşkun amcamızın plastik bir sandalye ile evinden attırarak, 60 yıllık evinin kaçak olduğu gerekçe gösterilerek başına yıkılması sonrası kahrından ölümüne sebep olmuştur. Burası bir iddia değildir. 2014 yılında yıkımlar sonrası aileyi evine gelerek ziyaret eden bir muhabir olarak bunu yazıyorum.
Belediye başkanı olmadan önce beşparasız gezen Mustafa Gül, belediye başkanı olduktan sonra eşi Nese hanım üzerine yapılan evler, arsalar, araziler kamuoyunda günlerce konuşuldu. Yıkımı gerçekleştirilen villası ile de onlarca iddialar ortaya atılmaktadır. Arsanın alımından tutun da, villanın yapımı ile ilgili bir çok şaibeler var. Yıkım esnasında kendisine eşlik eden suç ortakları meclis üyeleri de maalesef bu vebale ortak olmuşlardır. Kaçak villa için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yıkım kararı vermiştir. Gül başkanlığı döneminde kaçak olarak yaptığı bina için kuzeni Emin Gül’ü sorumlu tutarak yine türbinlere oynuyor. Gül sıkıştığı yerde mağdurum ben mağdurum edebiyatı yapıyor.
Arsaya çöken Gül, kaçak villayı yapan Gül, kaçağı yıkan Çevre ve Şehircilik bakanlığı, suçlu ise Emin Gül…
Sayın Mustafa Gül, senin bu numaraların bayatladı artık. Yeni numaralar bul. Bırak artık mağdur edebiyatı yapmayı.
Ekleme
Tarihi: 25 Mayıs 2021 - Salı
BIRAK BU MAĞDUR EDEBİYATINI
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.