Neden Ahmet Aydin ?

Bu sorunun cevabını bugün bir çok İyİ Partili'sinden tutunda Ak Parti'nin ve CHP'li mevcut Antalya seçmeninin bile sempati duymasından kaynaklı olduğunu açıklamak hiç de zor değil. Siyasetin dilini ruh dili ile birleştiren, siyasi şiddet ve söylemlerin en ağırını kendi İl Başkanlığı döneminde yaşayan, bir insan olmanın ötesinde ailesi ve sevdiklerine dil uzatılabilecek kadar karalama ve linç kampanyalarına maruz kalmış, genç siyasetçi olmanın getirdiği dezavantajları dahi lehine çevirme gayretinde olmayan sade, adil, merhametli bir başkan olması nedeniyle bir gün Antalya siyaseti onu daha farklı yerlerde görmek isteyecek. Peki bu yeterli mi ? Tabii ki değil ancak bugün bir çok simsar siyasetçinin sadece tek adamcılığa hizmet ettiğini kendi çıkarına ve ilkelerine ! çalıştığına şahit olduğumuz siyaset sahnesinde en azından son derece temiz kalmış bir arkadaşımız olarak başaracak.! Particiliği adamcılık oyunu sananların benimle aynı karede yer alma telaşında olduğunu gördükçe ne denli doğru bir siyaset çizgisinde olduğumuda böylece test etmiş oluyorum.! Siyaset kurtlar sofrası ve bu sofranın en simsar hareketi "fotoğraf siyaseti"...karşıt görünen muhalif tarafların birbirinden adam çalma oyunu ile onu aynı kare içerisinde yer almasını sağlayacak pozisyona getirme uğraşı... Burada bilinmesi gereken onursuz bir kazancı onurlu bir kaybedişe tercih edebilecek kadar sağlam kişiliği yansıtmanın bir fotoğraf karesiyle yok edilemeyecek oluşu.! İşte ben buyum ve bu yüzden de, Ahmet Aydın diyorum.! Çünkü O ve ekibinin tek derdi ve uğraşı vatanın ve milletin sorunları, daha müreffeh ve huzurlu bir Antalya olacak. Öyle ki buna hizmet etmeyecek en ufak bir şüphe, tereddüt, adamcılık, kayırma, yandaş bir siyasi simsarlık resmi masada olacak olursa en büyük şerhide onun en yakın ekip arkadaşı olarak şimdiden koyduğumu da kendisi bilmektedir. Ancak kendisine inancım tamdır.! Ben kim miyim.? Siyasetin Robin Hood'u... Siyaseti seven, doğru fikir ve düşünceleri halkın ve insanlığın yararı için kullanmaya ve dağıtmaya çalışan kişiyim.! Köşelerinden sözde gazeteci olarak yazan ve bunu inançları ile değil ancak aldıkları anason ölçüsünde yazabilen kalemlere inat birgün hepsinin ayılıp kendini "aydın"lığa döneceği günlere şahit olacağız. Ama artık kimisi bu aydınlıktan nasibini alamayacak çünkü gözlerini ve kalplerini körleştiren siyaset anlayışının kendilerine ne denli zarar verdiğinin farkına varamayacaklar. Antalya bir gün artık çok farklı bir aydınlığa uyanacak. O güne kadar tavsiyem kalplerinizi ve ruhlarınızı körleştiren siyaset cellatlarına kapınızı açmayın. Peki Antalya için ne düşünüyoruz ne gibi sürprizlerimiz var...Çok yakında.! Kalın sağlıcakla.!