SİVİL DARBE TUNUS'DAN, SEVİNÇ ÇIĞLIĞI BAE'DEN
SİVİL DARBE TUNUS'DAN, SEVİNÇ ÇIĞLIĞI BAE'DEN
Tunus Cumhurbaşkanının liderliğinde, parlamentonun askıya alınması ve 'Müslüman Kardeşler' taraftarı hükümetin görevden el çektirilmesine AKP'den üst üste tepkiler geldi. Dışişleri Bakanlığı'ndan da 'Tunus anayasasının hükümleri çerçevesinde demokratik meşruiyetin en kısa sürede yeniden tesis edilmesini temenni ediyoruz' açıklaması yapıldı.
Tunus Cumhurbaşkanının liderliğinde, parlamentonun askıya alınması ve 'Müslüman Kardeşler' taraftarı hükümetin görevden el çektirilmesine AKP'den üst üste tepkiler geldi. Dışişleri Bakanlığı'ndan da 'Tunus anayasasının hükümleri çerçevesinde demokratik meşruiyetin en kısa sürede yeniden tesis edilmesini temenni ediyoruz' açıklaması yapıldı.
Ankara'dan üst üste Tunus mesajları
Tunus Cumhurbaşkanının liderliğinde, parlamentonun askıya alınması ve 'Müslüman Kardeşler' taraftarı hükümetin görevden el çektirilmesine AKP'den üst üste tepkiler geldi. Dışişleri Bakanlığı'ndan da 'Tunus anayasasının hükümleri çerçevesinde demokratik meşruiyetin en kısa sürede yeniden tesis edilmesini temenni ediyoruz' açıklaması yapıldı.
26 Temmuz 2021 14:53Güncellendi: 26 Temmuz 2021 14:5
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in Meclisin yetkilerini dondurma ve parlamento üyelerinin dokunulmazlıklarını askıya alma kararını duyurmasının ardından, Tunus Meclis Başkanı Raşid el-Gannuşi parlamento binasına geldi.
Meclis kapısındaki askerler, Gannuşi'nin içeri girmesine izin vermedi. Gannuşi makam aracında meclis binasın önündeki bekleyişi sürüyor.
Gannuşi, Meclisin çalışmalarını dondurma ve başbakanı görevden alma kararları nedeniyle Cumhurbaşkanı Kays Said'i darbe yapmakla suçladı.
Ankara'dan ilk tepkiler de gelmeye başladı.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Tunus'taki gelişmeler için "Dost ve kardeş ülke Tunus’ta seçilmiş parlamentonun askıya alınması ve hükümetin görevden el çektirilmesi, siyasi meşruiyete yönelik bir darbedir. Tunus Cumhurbaşkanının meşru olmayan bu girişiminin anayasal zemini bulunmamaktadır" dedi.
Çelik şu ifadeleri kullandı:
“Dost ve kardeş ülke Tunus’ta seçilmiş parlamentonun askıya alınması ve hükümetin görevden el çektirilmesi, siyasi meşruiyete yönelik bir darbedir. Tunus Cumhurbaşkanının meşru olmayan bu girişiminin anayasal zemini bulunmamaktadır.
Tunus halkının 2011 yılında gerçekleştirdiği demokratik devrim, dünya ve bölgemiz için değerli bir örnek teşkil etmektedir. Anayasal meşruiyet zemininde bu kazanımların korunması çok önemlidir. Tunus’ta anayasal düzenin Cumhurbaşkanı tarafından askıya alınması, meşru değildir.
Kardeş Tunus halkına bu kötülüğü yapanlar kendi ülkelerine zarar veriyorlar. Tunus halkı, mevcut krizi birlik ve beraberlik içinde aşabilecek imkân ve tecrübeye sahiptir. Bu ancak Anayasal düzene hemen geri dönülmesi ile mümkündür. .
Tunus’ta halkın demokratik iradesini destekliyoruz. Demokratik süreçlerin askıya alınmasını reddediyoruz. Tunus halkının yüksek demokratik iradesine herkes saygı göstermelidir.
Türkiye ile Tunus arasında, kökleri tarihe dayanan güçlü siyasi, ekonomik, kültürel ve insani bağlar bulunmaktadır. Türkiye, Tunus halkının yanındadır ve demokrasi mücadelesine saygı duymaktadır.
Cumhurbaşkanımız her zaman kardeş Tunus halkının tümünün iyiliğini gözeten bir yaklaşımla Tunus’un demokratik kazanımlarına destek verdi. Cumhurbaşkanımız güçlü bir şekilde Tunus halkının demokratik mücadelesinden yana oldu. Tunus demokrasisinin desteklemeye devam edeceğiz."
ŞENTOP: ENDİŞE VERİCİDİR
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Tunus'ta meydana gelen olaylara ilişkin, "Tunus'ta yaşananlar endişe vericidir; seçilmiş parlamentoyu ve milletvekillerini görev yapmaktan men eden kararlar anayasal düzene karşı darbedir" dedi.
Şentop, Twitter hesabından Türkçe, Arapça ve İngilizce olarak paylaştığı mesajında, "Tunus'ta yaşananlar endişe vericidir; seçilmiş parlamentoyu ve milletvekillerini görev yapmaktan men eden kararlar anayasal düzene karşı darbedir. Askeri/bürokratik darbe her yerde gayrımeşrudur; Tunus'ta da gayrımeşrudur. Tunus halkı anayasal düzene ve hukuka sahip çıkacaktır" ifadelerini kullandı.
KALIN: REDDEDİYORUZ
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da sosyal medya hesabından şu mesajı paylaştı:
"Dost ve kardeş Tunus’ta demokratik sürecin askıya alınmasını ve halkın demokratik iradesinin yok sayılmasını reddediyoruz. Anayasal meşruiyeti ve halk desteği olmayan girişimleri kınıyoruz. Tunus demokrasisinin bu süreçten güçlenerek çıkacağına inanıyoruz."
'TÜRKİYE HER ZAMAN DARBELERE KARŞIDIR'
Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de bulunan AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Tunus'ta Cumhurbaşkanı Said'in, mevcut Başbakan Hişam el-Meşişi'yi görevden alması ve Meclisin yetkilerini dondurmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin bugüne kadar çok fazla darbeyle karşılaştığını vurgulayan Kurtulmuş, "Prensip olarak dünyanın her yerinde yapılan darbelere karşıyız çünkü darbeler, halkın özgür iradesini yok saymaktır." ifadesini kullandı.
Kurtulmuş, darbelerin demokratik kurallar bakımından kabul edilemez olduğunun altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bizim coğrafyamızda, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da demokrasinin yeni yeni yeşermeye başladığı bir ortamda hiç kimsenin halkın demokrasi taleplerini yok saymaya ve bunları yok etmeye çalışmak gibi bir fiilin içerisinde olmaması gerekir. Şu anda detaylı bilgiler yok fakat ben prensip olarak söylüyorum. Türkiye'nin duruşu bellidir. Türkiye her zaman darbelere karşıdır.
Kimden gelirse gelsin, halk tarafından seçilmiş hangi meşru hükümete karşı yapılırsa yapılsın, hangi meşru parlamentoyu ortadan kaldırırsa kaldırsın darbelerin insanlık suçu olduğunu bilen bir milletiz. Darbelerin ülkeleri onlarca yıl geriye götüren gerici hareketler olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla Tunus'taki darbenin Tunus halkına zarar vereceğini görüyoruz. Türkiye olarak sonuna kadar bu anti demokratik faaliyetin karşısındayız."
DIŞİŞLERİ: ENDİŞE DUYUYORUZ
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "Tunus'ta Cumhuriyet Bayramı'nın kutlandığı 25 Temmuz 2021'de halkın iradesini temsil eden Meclisin faaliyetlerinin askıya alınmasından derin endişe duyuyoruz." ifadesi yer aldı.
Tunus'un bölgede halkın beklentileri doğrultusunda yürütülen demokratik süreç bakımından örnek bir başarı öyküsüne sahip olduğu vurgulanan açıklamada, ülkenin bu müstesna konumunun ve demokratik kazanımlarının korunmasının Tunus için olduğu kadar bölge için de büyük önem taşıdığına dikkat çekildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Bu bakımdan Tunus anayasasının hükümleri çerçevesinde demokratik meşruiyetin en kısa sürede yeniden tesis edilmesini temenni ediyoruz. Demokrasi yolunda bugüne kadar pek çok merhaleyi başarıyla aşan Tunus halkının, bu sınamanın da üstesinden geleceğine şüphe duymuyoruz. Türkiye, güçlü tarihi bağları bulunan Tunus’un ve kardeş Tunus halkının yanında yer almaya devam edecektir."
ALTUN: ENDİŞE VERİCİ
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Tunus'ta yaşanan son gelişmelerden endişe duyduklarını, ülkede demokrasinin bir an önce yeniden tesis edilmesi gerektiğine inandıklarını belirtti.
Altun, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Türkiye Cumhuriyeti'nin, her zaman ve her yerde demokrasinin ve milli iradenin tarafında olduğunu vurguladı.
Milletin geçmişte, iktidarın seçimle alınıp verilmemesi nedeniyle büyük acılar çektiğini anımsatan Altun, "Bu nedenle Tunus'ta yaşanan son gelişmelerden endişe duyuyor, demokrasinin bir an önce yeniden tesis edilmesi gerektiğine inanıyoruz" ifadesini kullandı.
Türkiye'nin kamu yayıncıları Anadolu Ajansı ve TRT'nin, Tunus'ta yaşanan gelişmeleri ilk andan itibaren dünyaya duyurduğunu belirten Altun, doğru ve güvenilir haberlerin, Anadolu Ajansı ve TRT World hesaplarından takip edilebileceğini kaydetti.
Batı, kendi içinde demokrasiye önem verir. Diğer ülkelerde ise kendi çıkarlarına göre hareket eder. Demokrasi umurunda olmaz. Örneğin Abd, ülkemizdeki bütün askeri darbelerin sorumlusudur. Ölçütü ise kendi çıkarlarına hizmet eden yönetimleri iktidarda tutma isteği olmuştur. Bu anlamda uyguladığı strateji, toplumsal katmanları birbirine düşürmek; bir tarafı radikalize ederken diğer tarafı destekler görünmektir. Birbirine yabancılaştırılan, düşmanlaştırılan toplumsal katmanlar sürgit birbiriyle didişmeye başlar. Bunu göremeyen söz konusu toplumsal yapılar, demokrasi mücadelesi verdiklerini düşünürler.
10 saat önce Cevapla 2
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.